G Ü N C E L

KULAK BURUN BOĞAZ SÖZLÜĞÜ




Kulak spekulumu: huni şeklinde kulak muayenesinde kullanılan alet.

Kulak spekulumu: huni şeklinde kulak muayenesinde kullanılan alet.

Otoskop: ışık kaynağı kendinde bulunan ve optik sistemle görüntüyü büyüterek kulak muayenesi yapmamızı sağlayan alet.

Endoskop: vücuttaki belli boşluklara girilerek muayene ve biopsi, aspirasyonu sağlayan, kendinden ışıklı, optik alet.

Dispne: nefes darlığı.
Disfoni: ses kısıklığı.
Artikulasyon: kelimelerin ağızda şekillenmesini sağlayan hareketler.
Trismus: çene kilitlenmesi veya hareketinin kısıtlanması.
Halitozis: ağız kokusu.
Foetor oris: ağızda kötü koku.
Disfaji: yutma güçlüğü.
Afazi: konuşamama.
Regurjitasyon: yenilen gıdaların ağza geri gelmesi.
Reflü: regurjitasyon.
Striktür: darlık.
Rima glottis: kord vokaller arasında yer alan boşluk – mesafe.
Vokal abuse: sesin kötü kullanımı.
Anosmi: koku alamama.
Hiposmi: koku duyusunun azalması.
Kakosmi: kötü koku alma.
Parosmi: kokuların yanlış algılanması.
Epistaksis: burun kanaması.
Rinore: burun akıntısı.
Serebrospinal rinore: burundan BOS gelmesi.
Barotravma: ani basınç değişimlerine bağlı olarak kulak, sinüslerde oluşan travma ve buna bağlı değişiklikler.
Nasal konjesyon: burundaki konjesyona bağlı olarak gelişen burun tıkanıklığı.
Kret- spin: burunda septumda oluşan kemik çıkıntılar.
SMR: submököz septum rezeksiyonunun kısaltılmış şekli.
DSN: deviatio septi nazi’ nin kısa yazılışı.
Vestibülit: burun vestibülünün iltihabı.
Pansinüzit: tüm paranasal sinüslerin enfeksiyonu.
Konka bülloza: burunda orta konkaların pnömatizasyonu sonucu büllöz vasıf kazanması.
Paradoks konka: burunda orta konkaların konveks yüzeylerinin mediale bakması.
Postnasal akıntı: geniz akıntısı.
Kserostomi: ağız kuruluğu.
Pityalizm: aşırı salya sekresyonu.
Anodonti: konjenital olarak dişlerin hiç gelişmemesi.
Maloklüzyon: ağız kapatıldığında üst diş arkası ile alt çenedeki diş arkası arasında uyumsuzluk ve dişlerde eğrilik.
Makroglossi: büyük dil.
Mikroglossi: küçük dil.
Aglossi: dilin yokluğu.
Ankiloglossi (lingual frenulum):Dilaltı frenulumunun kısa olması nedeniyle dil hareketlerinde kısıtlılık.
Web: özofagus veya larenkste oluşan ve geçişi daraltan ya da engelleyen ağ benzeri doku.
Mikrognati: alt çenenin küçük ve geride olması.
Progeni inferior: alt çenenin öne çıkık olması.
Stomatit: ağız iltihabı.
Cheilitis: dudak iltihabı.
Anguler cheilitis: dudak köşelerindeki angulusların enfeksiyonu.
Tonsillolit: tonsil taşları.
Sialolit: tükrük bezi taşları.
Sefalji: başağrısı.
Hipertelorism: her iki göz arasındaki mesafenin fazla olması.
Dislokasyon: bir anatomik organ ya da dokunun yerinden çıkması.